Tomris Uyar kimdir

BİYOGRAFİLER 6.04.2024 17:58:52 0
Tomris Uyar kimdir

Türk edebiyatının sevilen kadın yazarlarından olan, kendisi gibi şair olan Turgut Uyar'la olan aşkıyla anılan Tomris Uyar'ın hayat hikayesidir.

Türk edebiyatının hırçın, uslu ve üretken kadın yazarı, şair Turgut Uyar ile olan aşkıyla çok konuşulan yazar şair Tomris Uyar'ın hayatına dair bazı bilgiler..

Tomris, 15 Mart 1941’de, Celile Hanım ve Ali Fuat Bey’in kızı olarak dünyaya geldi. Annesi de babası da hukukçuydu. İkisi de edebiyata ayrı düşkündü. Babasının şiir kitapları ve annesinin çevirileri arasında geçen, şaşılmayacak bir sona doğru giden enfes bir çocukluktu onunki.

Eğitim hayatına Taksim’deki Yeni Kolej’de başladı. Ortaokulda ise, İngiliz High School’da idi. Ardından Arnavutköy Amerikan Kız Koleji’ne başladı ve buradan 1961’de mezun oldu. Üniversite zamanı geldiğinde, İstanbul Üniversitesi Gazetecilik Enstitüsü’nü tercih etti. Tercihinde etkili olansa, öykü yazmaya çoktan gönlünü kaptırmış olmasıydı.

Tomris, gönlüne ilk öykü yazma isteği düştüğünde lise sıralarındaydı. Çocukluğundan beri annesinden, babasından genlerine kodlanan yazarlık, kanını sulandırmaya başlamıştı. Kalbinde yeni bir heyecan dolanıyordu artık.

Tüm lise ve üniversite yıllarını, ilk öykü denemeleriyle geçirdikten sonra Tomris bu sefer de çeviri denemelerine başladı. Öykü yazmaya profesyonel bir şekilde başlamadan önce Türkçeye en ince ayrıntısına kadar hakim olmak istiyordu. Çeviriler de mükemmellik yolundaki zevkli egzersizleriydi.

1962’de, hala bir üniversite öğrencisiyken ilk çevirisi Şekerden Bebek’i (Tagore) tamamladığında, bu çeviri, Varlık dergisinde yayınlandı. Tomris, aileden gelen sevgiyle bir edebiyat tutkunu, bir öykü sevici, nice güzel işler yapacağının muhakkak farkında olmalıydı… Onlarınki kolej aşkıydı. Şair Ülkü Tamer ile kısa sürede evlendiler; nasıl da gençtiler. Artık o, Tomris Tamer’di. İlk çevirisini yaptığı sırada da evliydi.

Onların aşkı, ancak ölüm ayırır cinstendi aslında. O talihsiz olay yaşanmasa, belki de gerçekten ölene dek sürecekti. Tamer çiftinin dünyalar güzeli bir kızı oldu. Ona Ekin adını verdiler. Ancak Ekin henüz birkaç aylıkken sütten boğuldu. Bir daha toparlanamadılar. Onları gerçekten de bir ölüm ayırmıştı…

Tomris, Cemal Süreya ve Ülkü Tamer ile birlikte Papirüs dergisini kurmuştu. Deneme, eleştiri gibi yazılarını da Varlık, Yeni Dergi, Soyut gibi dönemin önde gelen dergilerinde yayınladı. Tomris, evliliği sırasında Kristin adını verdiği, yayınlanacak ilk öyküsünü yazdı ve bu öykü, 1965’te Türk Dili’nde yayınlandı.

Suya Yazılı adını verdiği ilk öykü dosyasını ise, 1967’de tamamladı. Dosyanın kaderini belirleyen bir ad seçtiğini bilse, yine de bu adı koyar mıydı acaba? Bu öykü dosyasının tek kopyası, Papirüs Dergisi’nde çıkan yangında kül oldu. Geriye elinde sadece “Kristin” kalmıştı.

Kuşkusuz bu tarifi olmayan bir hayal kırıklığıydı. Aynı yangında Dos Passos’un “USA” çevirisinin 100 sayfası da yanmıştı. Tomris ne öykülerini ne de çevirisini yeniden yazmayı düşündü. O, pişmanlık ya da hayal kırıklığına pabuç bırakmayacak kadar güçlü bir karakterdi.

Her zaman şöyle derdi:

“Yaptığı işi çok ciddiye alan insanlar için üzülürüm. Bir şeyi ciddi yapan bir insanın bir de kişisel bir ağırlık taşıması gerekmez”.

Durmadı ve yazmaya devam etti. Suya Yazılı’nın ardından yayınladığı ilk kitabına İpek ve Bakır adını verdi. Yazdığı öykülerden, 10 öykü derlemesinden oluşan Yürekte Bukağı ile 1979’da, Yaza Yolculuk ile de 1986’da Sait Faik Hikaye Armağanı’nı kazandı. Günlüklerini de Gündökümü başlığı ile yayınladı…

İkinci Yeni'nin öncü ismi

Tomris, hiç şiir yazmadı. Ancak İkinci Yeni akımının gözde şairlerinin en özel ilham kaynağı oldu. Duymuşsunuzdur, Tomris Uyar için “Bir akımın ilham kadını” denir. Ne doğru bir tespit aslında. Nasıl taşımış bunca aşkın yükünü yüreğinde.

Önce Cemal Süreya, sonra Turgut Uyar ile fırtınalı bir aşk yaşayacak ve bu durum edebiyatımıza çokça şiir getirecekti. Bunun yanında Edip Cansever’in hayranlığı da yadsınamayacak derecede sürecekti. Tomris Uyar, okuduğumuz onca şiirin sebebi, esin kaynağı olacaktı…

Tomris Uyar öldü

Geride bıraktıklarıyla hep anılacak olan yazar Tomris Uyar, 4 Temmuz 2003'te hayatını kaybetti.

Ruhu şad olsun...

Yorumlar

Şehzadeler’de Zabıta Denetimleri Sıklaştı: Kuralsızlığa Geçit Yok

Yunusemre’de Özel Bireylerden Atlı Terapiye İlk Adım

Yılmaz: “Teşvikler, Manisa’nın Üretim Gücünü Katlayacak”

Akhisar Hürriyet Mahallesi’nde Geri Dönüşümlü Asfaltla Yol Düzenlemesi

Yunusemre Belediyespor U17 Takımı Türkiye Finalinde!

Anahtar Parti’den Sanal Kumara Karşı Yasal Seferberlik: “Anahtar Bizde!”

Selçuk Özdağ’dan TBMM’ye Kanun Teklifi: “Yanan Ormanlar Ranta Açılamaz!”

Akhisar Sarıçalı Mahallesi’nde Yağmur Duası Yapıldı

Merhum Başkan Ferdi Zeyrek, Vefatının 52. Gününde Dualarla Anılacak

Yunusemre’de Anaokullarında Yaz Kursu Dönemi Başladı

Şehzadeler’de Yağmur Duası: Semaya Rahmet İçin Eller Kalktı

Turgutlu’da Marketlere Sıkı Denetim: Raf-Kasa Uyuşmazlığına Geçit Yok

Başkan Yardımcısı Kıran, Çalışmaları Yerinde Takip Etti

Başkan Balaban’dan SMA Hastası Çağan Ata İçin Destek Çağrısı

Pazarköy-Gördes Yolunda Asfalt Konforu

Manisa’nın Dört Bir Yanında Yol Seferberliği

Sesli Kitapta Buluşma: Atatürk’ü Birlikte Dinlediler

Rehber Öğretmenler Çadırlara Görevlendirilemez: Sendikadan Hukuki ve Pedagojik Uyarı

Söğütlü Camii’nde Yağmur Duası Yapıldı

Yunusemre’de Her Gün Bir Mahalle Daha Güzelleşiyor

Yapay Zeka Destekli Denetim Araçlarında Direksiyon Başkan Dutlulu’da

Somaspor Yeni Sezona Fizik, Taktik ve Ruhla Hazırlanıyor

Akhisar’da Uyuşturucu Operasyonu: Zehir Tacirlerine Geçit Yok

Yunusemre’de Asayiş ve Narkotik Uygulaması: 513 Şahıs Sorgulandı, 31 Araca Ceza Kesildi

Yunusemre’de Lokma Hayrı Vatandaşlarla Buluşma Vesilesi Oldu

Kemiklidere’nin Yolları Yeni Nesil Asfaltla Güçleniyor

Şehzadeler’de Doğaya Dönüş: Atıl Mesire Alanları Yeniden Hayat Buluyor

Soma’da Yaban Domuzu Sürek Avı Zirai Başarıyla Tamamlandı

Yaşar Artar’dan Sert Tepki: “Sıfır Gümrüklü Mısır İthalatı Türk Tarımına Darbedir”

Her Yangına İlk Kez Çıkmış Gibi Müdahale Edilmemeli

Yükleniyor