Bilimsel keşif ortaya çıkardı! Tahıl ve şekerler diş çürüklerini artırdı

AA

İrlanda'nın Limerick kentindeki kireçtaşı mağarasında yapılan arkeolojik kazılarda bulunan 4 bin yıl önce yaşamış kişiye ait iki dişte, bugün de çürüğe ve diş eti hastalığına neden olan bakteriler saptandı.

Bilim insanları, keşiften elde edilen bilgilerin, insan beslenmesindeki değişikliklerin, çürüklerin ve diş eti hastalıklarının yaygınlaşmasına etkisini anlamaya yardımcı olabileceğini belirtti.

Bulunan diş Bronz Çağı'ndaki insana ait

Bilim insanları, milattan önce 2280-2140 yıllarında Bronz Çağı'ndaki insana ait olduğu ortaya çıkan iki diş üzerinde araştırma yaptı.

Çürüklere yol açan ağız bakterisi tespit edildi

Araştırmanın baş yazarı, Dublin Trinity College Genetik Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Lara Cassidy, dişlerden birinde bol miktarda, çürüklere yol açan ağız bakterisi "Streptococcus Mutans'ın (S. Mutans)" bulunduğunu açıkladı.

Cassidy, araştırmacıların, bakterilerin arkeolojik kazılarda bulunan antik dişlerde bugünkü kadar yaygın olmadığını düşündüğünü belirterek, o dönemlerde tüketilen besinlerin daha az rafine şeker ve işlenmiş gıda içerdiğini söyledi.

İnsan hayatına tarımın girmesiyle beslenme de değişti

Yaklaşık 10 bin yıl önce insan hayatına tarımın girmesiyle önemli bir beslenme değişiminin görüldüğünü kaydeden Cassidy, buğday ve arpa gibi tahılların yetiştirildiği antik dönemlerde diş çürüklerinin sık görüldüğünü, son birkaç yüzyılda ise şekerin yaygınlaşmasıyla beslenme alışkanlıklarının da değiştiğini vurguladı.

Tahıl ve şekerin diyetlere girmesi diş çürüklerini ve bakterilerin zararlı etkilerini artırdı

Cassidy, Bronz Çağı'ndan kalan dişteki "S. Mutans"ın bugünkü örnekleriyle karşılaştırılmasının, bakterinin zarara yol açma yeteneğinin şeker ve tahılın yaygınlaşmasıyla daha da arttığını ortaya koyduğunu şöyle aktardı:

Geçtiğimiz birkaç yüzyıl (insan beslenmesinde) çılgınca değişime tanık oldu. Bu nedenle bunun mikrobiyomu (insan derisinde ve vücudunun üzerinde doğal olarak yaşayan bakteriler gibi mikroorganizmalar), sadece ağız değil aynı zamanda bağırsak mikrobiyomunu nasıl etkilediğini anlamak, son birkaç yüzyılda Batı toplumlarında veya Batılılaşmış toplumlarda bazı hastalıkların neden bu kadar yaygın hale geldiğini anlamamıza bir miktar yardımcı olabilir.